KARINCA CESARETİ VE TİMURLENK

Günlük yaşamımızda; bazen başarısızlıklarala karşılaşabiliyoruz. Yılgınlığa kapılıyor ve sanki her şey sona ermiş gibi bir moda girebiliyoruz.İşte böylesi anlarda da mutlaka bir çıkış olabileceğini anlayabilmek güç gelebilir.İşte böylesi bir çıkışın öyküsünü sizlerle paylaşmak istiyorum.

Timur savaşta yenilmiş ve savaş alanından uzak bir köye kaçmış ve oraya saklanmaya başlamış. O kadar korkmuş ki bir ahıra samanlıkların altına gizlenmiş. Samanları ve hayvan pisliklerini üstüne çekerek kendini kamufle etmeye çalışıyormuş. Dışardan düşman atlıların sesleri gelmektedir. Timur olduğu yerden tir titremektedir.Ancak Timur korkusunu yenebilmek için üstüne daha çok hayvan pisliği çekmektedir. Hayvan pisliklerinin altına saklanarak korkusunu bastırmaya çalışmaktadır.

Sadece gözleriyle olanları samanların arasından izlemektedir. Yenilginin korkusu ve kaygısı onu bu duruma düşürmüştür.Bir daha savaşa giremiyecek bir yılgınlık,korku içini kaplamıştır. Bu korku adeta dizlerinin bağını çözmüştür…

Samanların arasında dışarıyı gözlemlediği sırada ahırın penceresinden sızan ışığın altında küçük bir karıncayı fark etmiş.Karınca, samanlıkta bulduğu küçük bir arpa tanesini ağzına alıp duvara tırmanmaya çabalıyormuş.İlk çabası daha işin başındayken boşa çıkmış.Sonra tekrar denemiş ve duvarı yarılamışken tekrar aşağı yuvarlanmış ağzındaki arpayla birlikte.Kimi zaman duvarın daha altındayken,kimi zaman da duvarın ortasındayken kimi zamanda tam duvarın sonuna vardığı bir anda aşağı düşüyormuş.Ama karınca her defasında bir daha deniyormuş.Yılmadan ve kararlıkla. Sabırla…
Timur tam yetmiş üç denemeyi saymış ve nihayet karınca kendini duvarın öte tarafına atmayı başarmış

İşte o an Timur samanlıkların altından haykırarak kalkmışve avazı çıktığı kadar bağırmış. heeeeeeeeeeeeytttttt.Kendini dışarı atarak tekrar yeniden savaşmaya başlamış.Bu gören askerler cesaretlenerek savaşı kazanmışlar.Ardındandır ki Timurlenk özürlü bacağına rağmen dünyayı fethe kalkmıştır.Timurlenk başarısını bir karıncanın cesaretini modelliyerek almıştır.

Bizler korkumuzun esiri olmak istemiyorsak onun üstüne gitmeye başlamalıyız. Bizler aslında karınca adamlarız.Ancak bunun farkına bazen varamıyabiliyoruz. Bizleri ağustos böceklerinden ayıran en önemli unsur nereye gitmemiz gerektiğini iyi biliyor ve oraya doğru kararlıkla gidiyor olmamızdır.
Daha kararlı bir irade hedefinizi yakına çevirebilecektir.

Sevgi ile kalınız…

Abdullah TOPAL
PSİKOLOG-HİPNOTERAPİST

Konular