KALP HUZURUNA ERMEDE ÖLÇÜ
Kalp ile kalıp kelimeleri arasında, harfler bakımından yakınlık varsa da delâlet ettikleri mânâ yönünden büyük farklılık vardır. Vücut yapısının rahatlığı ile kalbin huzuru, birbirinden tamamen ayn şeylerdir. Bunu ayırt edemeyen kimseler, konforda huzur arama yanlışına saplanmaktadırlar. Aradığını bulamayan ve muhtaç bulunduğu feyze mazhar olamayan kalplerde çırpınma başlamakta ve -gitgide- bunalıma dönüşmektedir.
Kalp iki şeyden rahatsız olur:
a) Sahibinin günaha yönelmesinden;
b) Şahsın zikrullahtan uzak olmasından.
Kalbinde huzur arayan kimse, önce isyandan uzaklaşmak zorundadır. Ashâbtan Nevvâs bin Sem'ân (r.a.); Peygamber (s.a.v.)'den, günahın mahiyetini tesbit için bir ölçü lütfetmesini istemişti. Resûl-i Ekrem (s.a.v.), "Günah, senin göğsünde (tereddüt) dokuyan şey ile insanların muttali olmasından hoşlanmadığın şeydir" (1) cevabını verdi. Cenâb-ı Hakk'ın beşerin sadrına yerleştirdiği bu manevî alarm cihazı, kişinin isyana yönelmesi ile sinyal vermeye başlar. Bu ikazlardan tedirgin olan kalp, huzurdan mahrum kalır.