2007 yılı Subat ayı konuları

İnternet cafe'nin "TANRISI"

  • arif

Felanca Camii imamı Abdullah hoca, resmi işlerini yaptırmak için nüfus müdürlüğüne gider. Kendisinden TC kimlik numarası istenince, en yakın internet-cafenin yolunu tutmak zorunda kalır. Cafenin kapısından girerken levhada yazılı isim "fesüphânallah'lar, estağfirullah'lar çektirir hoca efendiye, hem de ardı arkasmca: CEN.NET CAFE... Cafe işleten delikanlıya hacetini söyler:

- Evlâdım T.C. kimlik numarası istediler benden, yardımcı olabilir misin?

- Tabi amcacım, siz şuraya oturun, şu işimi hemen bitirip sizinle ilgilenirim.

Abdullah hoca başlar beklemeye. Böylelikle bulunduğu mekânı inceleme fırsatı da geçer eline. Demek ki gençlerin girip bir türlü çıkmak bilmedikleri, internet-cafe denilen yer burasıdır. Gözüne takılan her detaydan rahatsız olarak, huzursuz bakışlarla etrafını süzer durur. Evin bodrumunda kurduğu fare tuzakları gelir aklına. Küçücük bir peynire tutsak olan fareler nasıl kapandan çıkamıyorlarsa, ayrı telden oyunlara yakalanan gençlerin de buradan çıkamadıklarım düşünür. Bir "fesuphanallah" daha çeker ve:

Gaflet İçinde Hakk'ı Buldum Diyenler

  • MURAKIB

Gaflet içinde Hakk'ı buldum diyenler
Yarın Hakk'ın divânında bellolur
Ahiret yeragın gördüm diyenler
Yarın Hakk'un divânında bellolur

Kimi sofi kiminin adı derviş
Eger derviş isen takvaya çalış
Gizli yoldan kardaş Mevlâya iriş
Yarın Hakk'un divânında bellolur

Devletlüyüm diye fakire gülme
Gülüp denlü denlü gel nazar kılma
Ölüm vardır kardaş gel gâfil olma
Yarın Hakk'ın divânında bellolur

Yunus söyler bunu 'Kalu belâ'dan
Mucizât Nebiden mürvet Ali'den
Biz de böyle işitmişüz uludan
Yarın Hakk'un divânında bellolur

TEBERRUC SEBEPLERİ VE SONUÇLARI

  • arif

Teberruc: Kadının, doğuştan gelen (tabii) ve edinilen (sun'i) güzelliklerini uygun olmayan yerlerde kasıtlı olarak göstermesi; bunun için çaba sarfetmesi anlamında bir Kur'ân terimidir.

Terim bu kökten olarak Kur'ân'da iki âyette geçer:

1. "Nikâh umudu olmayan, oturan kadınların, "teberruc" yapmaksızın elbiseleri bırakmalarında kendilerine bir vebal yoktur. Iffetli olmaları (ve dış elbiselerini dahi bırakmamaları) ise kendileri için daha hayırlıdır. Allah her şeyi işitendir, bilendir. (Nûr: 24/60)

2. "Evlerinizde vakarla oturun. Önceki cahiliyye kadınlarının teberruc'u gibi teberruc yapmayın (süslerinizi teşhir ederek dolaşmayın). Namazı kılın, zekâtı verin. Allah'a ve Rasûlüne itaat edin. (Ahzâb 33/33)

Modern tesettür (!)

  • NaTuraL

Askeriyede savaş anında her asker bir "sütre" gerisinde yatar, oradan ateş eder.
Kore'den gelen bir subay, bir taş göstermiş, "Beni kurtaran bu taştır." demiş. Savaşırken o taşın arkasında yatmış. Bir iki kurşun o taşa değip sekmiş, böylece o arkadaş vurulmamış.










Sütre ve tesettür aynı kökten gelir. Setr... Yani örtmek...







Nasıl ki askerler savaşta sütre gerisinde yatarak korunur, Müslüman hanımlar da tesettürle kendilerini düşmanlardan korurlar. İstisnalar kaideyi bozmaz.

tövbe

  • huzur

ben hayatını 30uma kadar dolu dolu(aslında boş yaşamışım ) yaşamış bir insandım hayatım boyunca ne namaz kıldım nede oruç tuttum oruç tutmayı bırakın iman ve islamın şartlarını bile zor bilirdim.Radyoda çalışıyordum.Gençliğim evimden hep ayrı geçti çarpık bir aile ve iş yaşantım vardı.ailemin dini tercihleri farklıydı.yanlız bizi bir yaratanın olduğuna inanırdım çok içki içerdim çok kız arkadaşım oldu onlarla her yönden birlikte oldum. evlilik yaptım şu anda 9 yıllık evliyim eşimde davranış yönünden din bilgisi olmayan benim gibi bir insandır.sanırım yaptıklarımın içinde en kötüsüde evli iken zina yapmamdı sanırım.

Abdestle ilgili onemli bir soru

  • BIRGENC

Herkese selamlar ve saygilar!
Bir akraba ve bir yabanci arkadshimin bir birine benzer sorunlari var.
Akrabam abdestini tutamiyor, saglik sorunu var. Bir de koy yerinde yashiyor. Sogukta abdest almak ve 1 vakit namazi kilincaya kadar o abdesti 5 defa tekrarlamak zor geldigi icin namazi birakti.
Digeri de yabanci arkadash. 3 yil once musluman olmush. Namazina cok dikkat ederdi, amma son 1 ayda durmadan mezisi geliyormush. Abdestini yenilemek zor degil onun icin, amma namaz kildigimda bile mezinin geldigini hissediyorum diyor. O da namaza ara vermish...

Ben meziyi bilemiyecegim, ama kan durmadan geliyorsa zaruret aninda namazi kacirmamak icin abdest alinip namazi kilabiliyoruz biliyordum. Ona da soyledim. Ama acaip rahatsiz oluyor, namazi kildigi surede mezinin geldigini hissedince. Bir de benim soyledigim kulaktan dolma bir shey, yani oyle bir hadis varsa bu konuda, senedi ile kitabi ile tam bir shekilde yazarsaniz cok yardimci olursunuz.

yurtdışında zinadan korunmak

  • brkchn

yaratılış itibariyle elhamdulillah güzel bir yaratılışım var ve uzak diyarlarda çok ilgi çekiyorum.gay sanmasınlar diye sohbetlere de katılıyorum.arkadaşlıklarımda oluyor ancak dinimden ödün vermek istemiyorum.nasıl bir yol izlemeliyim ve bu horny hot chickslerden nasıl korunmalıyım.

konuyu biraz daha açarasam.oturdugum mekanda cinsel organıma sarılanlar bile oluyor.ne yapmalıyım ve bende erkeğim bi şekilde nefsimi koruma derecesini aşmak üzereyim.lütfen yardım edinn

Doğum kontrol hapları ile ilgili klinik problemler

  • okur

Tüm ilaçlarda olduğu gibi doğum kontrol haplarının kullanımı sırasında da bazı sorunlar yaşanabilir. Bu sorunlardan bazıları hasta uyumunu etkileyerek ilaç kullanımını terk etmesine neden olabilir. Oral kontraseptif kullanımında görülen etkilerin hemen hemen hepsi zararsızdır ve kolaylıkla üstesinden gelinebilecek durumlardır. Gerçekçi olmak gerekirse doğum kontrol hapı kullanan kadınların %80'inden fazlasında herhangi bir yan etki ortaya çıkmamaktadır.

Doğum kontrol hapı kullanımında en sık karşılaşılan olumsuzluklar şunlardır:

Ara kanamalar, lekelenmeler

Kişinin tedaviye olan uyumunu etkilyen en önemli faktörlerden brisi hap kullanımı sırasında görülen ara kanamalar ve lekelenmelerdir. Bu kanamalar hastada korku ve endişeye neden olabilir.

Kaza Namazları

  • arif

Soru

Hanefi ve Şafii mezheplerine göre kaza namazlarının hükmü nedir? Kaza namazlarını bitirmeden sünnet veya nafile namaz kılınamaz mı? Bu konu ile ilgili Hanefi ve Şafii mezhep imamları ne söylemişlerdir? Bir de namaza yeni başlamış ve de geç başlamış bir müslümana “önce …. yıllık kaza namazlarını bitirmen lazım” denildiği takdirde o kişi zaten yeni yeni başlayacak olduğu namaz ibadetinden soğumaz mı? Bu ne derece doğru?

Cevap

İlk sorudan başlayalım

1. Kaza namazı bulunan kimsenin 5 vakit namazın önünden ve arkasından kılınan sünnet (ratibe) namazları kılıp kılmayacağı konusunda Hanefî ve Şafiî mezhepleri farklı görüşler benimsemiştir.

İnternet'te söylenen yalan günah

  • arif

İnternette sanal ortamda takma isim ve meslekle yapılan sohbetlerin dinen uygun olmadığını söyleyen Sakarya Üniversitesi (SAÜ) İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Erbaş, kişilerin gerçek hayatta birbirlerine yalan söylemesi nasıl haramsa, sanal ortamda da söylenen yalanların haram olduğunu kaydetti. Sanal ortamdaki sohbetlerin yalanı 'sıradanlaştırdığını' ve gerçek hayatta da bunun yansımalarının görüldüğünü vurgulayan Erbaş, "Çok tehlikeli bir yoldayız. Artık, internetteki yalan sohbetler cinayete kadar gidiyor." dedi. Prof. Erbaş, bugün hayatın neredeyse bir parçası olan çetleşmede bilinen fakat önemsenmeyen bir tehlikenin altını çizdi. Sanal ortamda kişilerin genelde kişiliğini, mesleğini, eğitim düzeyini, evli-bekâr gibi gerçek bilgileri saklayarak sohbet ettiğini dile getiren Erbaş, "Yalan, yalandır. Yalanın gerçeği, sanalı olmaz. Yalan nerede olursa olsun kişiyi kötülüğe sürükler. 'Aman ne olacak nasıl olsa beni hiç kimse tanımıyor' deyip sanal âlemde yalan söylemenin de sonu çoğu zaman acı bitiyor. Sanal yalanlar sebebiyle evlilikler sona eriyor, cinayetler işleniyor, toplumun ahlaki yapısı giderek bozuluyor." uyarısında bulundu.

TRANSPARAN LİBAS-I TAKVA Ya da "Başörtüsünü Aşın, Nirvanaya Ulaşın"

  • arif

TRANSPARAN LİBAS-I TAKVA Ya da "Başörtüsünü Aşın, Nirvanaya Ulaşın"

Muhatabına bazı hatırlatmalarda bulunmak için –elde olmayan sebeplerle– epey geç kalmış sayılabilecek, ama mühendislik zenaatına gönül vermiş olanlarca kıyamete dek süreceğine dair garanti verilmiş bir sürecin gündemde tuttuğu bir vakıa ile yakından ilişkisi dolayısıyla, önümüzdeki upuzun zamanın herhangi bir kertesinde güncelliğini kaybetmeyeceği kendiliğinden garanti edilmiş bir yazı bu.

Hemen söyleyeyim, bu bir tenkit yazısı ve siz, asık suratlı ve kuru bir tenkit okumak üzere hazırlandıysanız, fena halde yanıldınız. Çünkü bu yazıya, limon kolonyasının verdiğinden fazla olmayan bir ferahlık sağlamak dışında pek fayda hasıl etmediğini bildiğim ve esasen çok da hazzetmediğim bir üslubun hakim olmasına bilerek, isteyerek izin verdim.

Rabbimizin Hitapları...!

  • ufuk

"Vallahi sizden hiç kimse yoktur ki, birinizin gördüğü dolunayla başbaşa kaldığı gibi Rabbiyle başbaşa kalmasın. Sonra Allah ona şöyle buyurur:

Ey Ademoğlu, benim hakkımda seni ne aldattı?

Ey Ademoğlu benim için ne amel işledin?

Ey Ademoğlu, Benden ne kadar hayâ ettin?

Ey Ademoğlu, peygamberlere ne cevap verdin?

Ey Âdemoğlu, sana helâl olmayana bakarken Ben gözlerinin üzerinde gözcü değil miydim?

Sana helâl olmayan şeyleri dinlerken Ben kulaklarının üzerinde kontrolcü değil miydim?

Ey Âdemoğlu, sana helâl olmayan şeyleri söylerken Ben dilinin üzerinde murakıp değil miydim?

Hz. Ali Efendimiz neye şaşırıyordu?

  • Nusret KARDELEN

AİLEM 20.03.2004 CUMARTESİ

Hz. Ali neye şaşırıyordu?


Hz. Ali’nin şiir şeklinde söylediği ve insanoğlunun yaşadığı çarpık ruh halini gözler önüne serdiği sözlerinin her biri muhteşem nitelikte.

Bakalım Allah’ın Arslanı, Hayber Fatihi Hz. Ali (ra) ne demiş?

“Acibtü liâmiri dâri’l-fenâ ve târiki dâri’l-bekâ

Geçici evi donatıp, kalıcı evi ihmal edene şaşarım”.

Geçici ev dünya, kalıcı yurt ise âhirettir. Görevi büyük, memuriyeti önemli bir kul olduğunu unutup, gerçek amacından gaflet ederek, var gücüyle dünyaya çalışan; bu uğurda helal haram dinlemeyip ahiretlerini dünyaya satan; ebedî bir güneşi, bir anlık parlayıp sönmeye mahkum bir şimşeğin parıltısına feda edenlere bir iğneleme var bu sözde.

Modern tesettür (!)

  • Gönül Derman

Askeriyede savaş anında her asker bir "sütre" gerisinde yatar, oradan ateş eder.
Kore'den gelen bir subay, bir taş göstermiş, "Beni kurtaran bu taştır." demiş. Savaşırken o taşın arkasında yatmış. Bir iki kurşun o taşa değip sekmiş, böylece o arkadaş vurulmamış.

Sütre ve tesettür aynı kökten gelir. Setr... Yani örtmek...

Nasıl ki askerler savaşta sütre gerisinde yatarak korunur, Müslüman hanımlar da tesettürle kendilerini düşmanlardan korurlar. İstisnalar kaideyi bozmaz.

Bir zamanlar modernizme uyarak hızla açılan Amerika gibi ülkeler şimdi tesettürün çarelerini arıyorlar. Amerikalılar bir zaman çıplaklıkta sınır tanımayarak çıplaklar kampı bile kurdu. Sonra baktılar ki soyunmak felaket getiriyor, hiç faydası yok, babasız çocukların sayısı her geçen gün artıyor; şimdi de müstehcenlikle mücadeleye başladılar. Çünkü haramlar, insanı çökerttiği gibi aileyi ve milleti de çökertir.

Allah korkusu ve sevgisi hakkında...

  • arif

BEŞİNCİ DAL

Beşinci Dalın Beş Meyvesi var.

BİRİNCİ MEYVE: Ey nefisperest nefsim, ey dünyaperest arkadaşım! Muhabbet şu kâinatın bir sebeb-i vücududur. Hem şu kâinatın rabıtasıdır, hem şu kâinatın nurudur, hem hayatıdır. İnsan kâinatın en câmi bir meyvesi olduğu için, kâinatı istilâ edecek bir muhabbet, o meyvenin çekirdeği olan kalbine derc edilmiştir. İşte, şöyle nihayetsiz bir muhabbete lâyık olacak, nihayetsiz bir kemal sahibi olabilir.

İşte, ey nefis ve ey arkadaş! İnsanın havfa ve muhabbete âlet olacak iki cihaz, fıtratında derc olunmuştur. Alâküllihal, o muhabbet ve havf, ya halka veya Hâlıka müteveccih olacak. Halbuki, halktan havf ise elîm bir beliyyedir; halka muhabbet dahi belâlı bir musibettir.