2012 yılı Aralik ayı konuları

Müslüman'a Düşen Yalnızca Tebliğdir

  • Altuğ Öztürk

MÜSLÜMANA DÜŞEN YALNIZCA TEBLİĞDİR
İslam'da tebliğ önemli bir ibadettir. Her Müslüman tebliğ yapmakla sorumludur.
Tebliğin nasıl yapılması gerektiğini Kuran'dan öğreniriz. Peygamberlerin tebliğ yöntemleri bizim için en güzel örnektir.
Allah, Peygamberlere insanları dine çağırırken güzel sözle öğüt vermelerini bildirmiştir.
Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel bir biçimde mücadele et.(Nahl Suresi (16/125)
Hiçbir peygamber dini tebliğ ederken zor ve baskı uygulamamış, en akılcı yöntemlerle insanları Allah’ın yoluna davet etmişlerdir.
**
Hz. İbrahim

AH ŞU ERKEKLERİN İKİNCİ EŞ MUHABBETLERİ!

  • yusuf a.s

Ah şu erkeklerin ikinci eş muhabbetleri!

Kendi alanında çok başarılı bir iş adamı olmuştu. Beş sene önce bu işe başladığında bu kadar mesafe alabileceğini o bile tahmin etmiyordu. Zenginliğin vermiş olduğu çevre değişikliğiyle muhatap olduğu insanlar da değişmişti. Etrafında alanının uzmanı, en az bir yabancı dil bilen, dünyanın değişik ülkelerini gezip dolaşmış, şık giyinen bay ve bayanlar vardı. Kendisi de en az onlar kadar donanımlıydı.

Ergenlik Çağı Ne Zamandır?

  • bilim

Ergenliğin ne zaman başlayıp ne zaman sona erdiği çeşitli görüşlere göre tartışmalı ve değişiktir. Kabaca söylenecek olursa, ergenlik buluğ ile başlar ve gencin erişkinliğe varmasıyla da biter. Ama, bu gerçekte ne zamandır? 1889'da İngiliz yazarı Thomas da Quincey şöyle diyordu: "Erkeklik ne zaman, hangi testle, hangi işaretle başlar? Fiziksel olarak bir ölçüye, yasal olarak bir ölçüye, ahlak açısından bir üçüncü, düşünsel açıdan da bir dördüncü ölçüye göre başlar, oysa hiç biri de kesin değildir." Aslına bakılırsa, bu deyişte büyük gerçek payı vardır. Çocuk büyüyüp de fiziksel, biyolojik olgunluğa erince 13-14 yaşlarında biyolojik bakımdan erişkin fonksiyonlarını yapabilecek duruma gelmiştir. En azında cinsel fonksiyon söz konusu olduğunda bu böyledir.

Erinlik Belirtileri

  • bilim

Ergenlik Çağında bedende önemli değişmeler olmaktadır. Çocukluk çağı özelliklerinden yetişkinliğe geçiş bahis konusudur. Beden değişmelerinin büyük bir kısmı ergenlik devresinin ilk safhası olan erinlik çağında vuku bulur. Erinlik çağından sonra devam eden beden gelişmeleri ise yavaş cereyan eder.

Ergenlik Döneminin Fiziksel Gelişimi

  • bilim

Ergenlik çağı tek bir bilim dalı açsından anlaşılması ve tanımlanması güç bir devredir. Bu bilim dalı istek fizik, biyoloji, psikoloji, pedogoji, ister eğitim olsun, her birinin bir gencin gelişmesine katkısı olup, bireyde değişikliklerin yer aldığı çağdır. Özellikle biyolojik, psikolojik ve sosyal olarak bir gelişme ve olgunlaşmanın yer aldığı bu dönem çocukluktan erginliğe bir geçiş dönemidir. Ergenliğin başlangıcı kızlar ve erkeklerde belirli biyolojik değişmelerle başlar. Bu devre ülkemizde kızlarda ortalama 10-12, erkeklerde 12-14 yaşlar arası başlar. Ergenlik çağına girişten önceki yıllarda boy ve ağırlık bakımından bir yavaşlamadan sonra gelişmede giderek hızlanan bir artış izlenir. Ülkemizde gelişim batı ülkelerinden daha önce oluşmaktadır.

Ergenlikte Bilişsel Gelişim

  • bilim

Piaget'ye göre ergen 11 yaşından itibaren formel işlemsel düşünceyi geliştirmeye başlar. Bu dönemin önemli özelliği hipotetik tümdengelime! düşüncedir. Ergen, bir problem çözme durumunda neden-sonuç ilişkisini kurabilmek için olası tüm değişkenleri göz önüne alabilir ve bunlardan birini sınarken diğerlerini dışarıda bırakabilir. Gerçek ve somut olmayanla yani olasılıklarla ilgilenebilir ve mecaz anlamları anlamakta güçlük çekmez. Formel düşüncenin her ergende ortaya çıkmayacağı, bu düşünce biçimiyle ilgili bilişsel stratejilerin ancak eğitimle gelişebileceği ve bu nedenle formel işlemsel dönemin, Piaget'nin önceki üç dönemi gibi evrensel olmadığı tartışılmaktadır.

Ergenlikte Zihinsel Gelişim

  • bilim

12 yaş ve üzerisi zihinsel gelişim çerçevesinde varsayımlar kurabilir, mantıksal sonuçlar çıkarabilir ve karmaşık sorunları sistemli biçimde çözebilir. Bu dönem gençleri kendi görüşlerini haklı gösterebilecek düşünce kurallarını ve mantık yollarını bulmaya başlarlar.

Ergenlikte Duygusal Gelişim

  • bilim

Ergenlik dönemi dengesiz ve düzensiz bir evredir. Bu evre "gence hiçbirşey anlatılamadığı için, anlatma çabasının yoğun olduğu bir dönem" olarak açıklanabilir. Dönem, bir çelişkiler dönemidir. Yalnızlıktan duyulan hazzın yanı sıra bir gruba katılma özlemi, yetişkini hor görme ama ona dayanma; endişe ve umutsuzluğa karşın geleceğe coşkuyla yöneliş bu çelişkilerin en belirginleridir. Bu evrede duyguların şiddet kazandığı görülür. Bunlar sinirlilik, öfke, bağırma, herşeye karşı gelme gibi özelliklerdir.

Ergenlikte Sosyal Gelişim

  • bilim

Bu dönemde genç; çabuk kurulan ve bozulan ilişkiler, kolay etkilenme, toplum içinde sivrilme, ilgi çekme ve rol sahibi olma çabası içindedir. Toplumda saygınlık kazanmaya ve statü sahibi olmaya gereksinme duyar. Toplumsal uyum geniş ölçüde bu gereksinimin karşılanmasına bağlıdır.

Gencin bu dönemde ailesiyle, arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle olan ilişkileri de önemlidir. özdeşleşme içine girerek aile bireylerine, çevredeki kişilere, düşüncelere genişleyen alanda, gencin benimsediği düşünce, davranış, tutum ve eylemleri oluşur. Gencin bu dönemde arkadaş ilişkileri çerçevesinde, ait olduğu grup önem kazanır ve grup normlarına uymada çaba harcar.

Ergenlikte Gelişim Görevleri

  • bilim

Bir insan bu günün ve geleceğin sorunlarıyla başarılı bir şekilde uğraşacaksa, bebeklikten ve ilk çocukluktan ergenliğe, ergenlikten ileri yetişkinliğe doğru özel davranış türlerinin kazanılması gerekmektedir. Ergenlik, bedensel, toplumsal, bilişsel olgunlaşma dönemidir. Bir ergenin başarması gereken yaşam görevleri bu bölümde incelenmektedir.

A) Bedensel Özelliklerini Kabul Etmek ve Bedenini Etkili Biçimde Kullanmak:

Gençlik Çağında Cinsel Gelişme

  • bilim

Ergenlik bedensel değişmeleri, kızlara genç kız, erkeklere de, erkek görünümü kazandırır. Buna karşıt olarak hormonların çalışmasıyla erişkine özgü cinsel duygular belirir. Ergen bu yeni, yoğun ve güçlü duygularla tanışmak ve ortaya çıkan yeni duruma uyum sağlamak zorundadır. Bu ise, kendiliğinden oluvermez. Gençten gence değişen bir bocalama ve yadırganma döneminden sonra gerçekleşir. İlk ıslak düşünü yaşayan bir erkek ergen bundan şaşkınlıkla karışık bir haz duyar. Bu yoğun ve yabancı duygular onu allak bullak eder. Cinsel organıyla oynayarak bu hazzı yeniler, ama yasak, ayıp ve günah işlemiş gibi suçluluk duyar. Kendini kirli ve bayağı bulur. Yaptığı kötü işin ortaya çımasından korkar. Ana-babasının yüzüne bakınca işlediği suçu anlayacaklarını sanır.

Evlenmekten maksat

  • yusuf a.s

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Peygamber efendimiz, (İki Müslüman Allah rızası için bir araya gelse, şeytan uzakta bekler, yanlarına yaklaşamaz) buyuruyor. Saliha bir hanımla evlenince de, iki Müslüman bir araya gelmiş olur, şeytan aralarına giremez. İkisi iyi geçindiği müddetçe, İblis zarar veremez. Ama bir hır gür çıkarsa, Allah muhafaza etsin, şeytan gelir, hem bir tane değil, birçoğu üşüşür, aralarını bozar. Zaten içimizde olan nefis de, bu durumu fırsat bilip, elinden geleni yapar.

Günah ve Haramların Başlangıcı Güzel Sonu Hüsran Olur.

  • tahkik

Hiçbir günah yoktur ki sonu hüsran acı,keder feryat ve pişmanlık olmasın.Bütün günahlar fıtrata ,yaratılışa ve kulluğa ters ve zıt olduğu için vicdanda ve imanlı kalpte kabul görmez.Günahlar ve haramları şeytan ve nefis başlangıçta o kadar heyecanlı tatlı ve güzel gösterir ki bir çok tatlı güzel heyecanlı başlayan günahlar sonu hüsranla ,pişmanlık ve gözyaşı ile biter.Başta hislerin arzuların duyguların seyrinde ve kontrolünde giden günahlar işlendikten sonra vicdanın aklın kalbin eline geçer.Gözünü kapatıp uyuşturucu alıp alkol alıp kendini kaybeden insanın hali nasıl ise günahın cazibesine k