2014 yılı Aralik ayı konuları

İslami evlilik üzerine

  • canan

Evlilik nedir, başına İslâmî kelimesinin eklenmesi neyi ifade eder, nasıl bir anlam yükler?
Genel mânâda evlilik, bir kadınla bir erkeğin, inançlarına göre meşrû olan bir biçimde karı-koca olmak üzere kurdukları birliktir. İslâm'a göre evlilik, aralarında evlenmeyi engelleyen bir yakınlık veya durum bulunmayan bir kadınla bir erkeğin, şartlarına uygun olarak yapacakları evlenme akdinin doğurduğu hukûkî ve sosyal sonuçtur. Evlilik kelimesinin başına "İslâmî" vasfı getirildiği zaman bu vasfa uygun bir evlilik anlaşılır. Bu vasfa uygun evlilik, amacı, tarafların seçilişi, akdi ve şartları ile İslâm'ın bağlayıcı kurallarına uygun düşen bir evliliktir.

İdeal İslâmî evlilik, nasıl bir şeydir?

Evlilikte 'Mutluluk' için 14 Öneri (Aile Huzuru için Tavsiyeler)

  • canan

Sevmek ve sevilmenin yanına bir de bunların ifade edilmesi eklenmelidir. Sizde eşinizle önerilerimize kulak verebilir, mutluluk için aslında minik adımların yeterli olabildiğini görebilirsiniz.



1. Tebessüm gösterin



Evliliklerde en çok yaşanan sıkıntıların başında eşlerin birbirlerine karşı asık suratlı ve somurtkan bir tavır sergilemeleridir. Asık bir surat, baskılanmış öfke ve sıkıntıların su yüzüne çıkmasına yardımcı olur. Asık bir surat negatif enerji yayar. Evinizi soğuk bir ortama çevirir. Halbuki güleryüz ve tebessüm, muhabbetin kaynağıdır. Muhabbet, bizi mutlu edecek yegâne ilaçtır. Eşinize karşı tebessüm göstermek zor olmasa gerek…



2. Eşinizin ellerinden tutun

Kadının Boşanma Talebi ve Mehir Miktarı

  • canan

Rasûlullah (s.a.s.) buyurdular ki: "Hangi kadın (çok ciddî) bir gerek yokken kocasına boşanma talebinde bulunursa, bilsin ki, cennetin kokusu kendisine haramdır."

Sâbit İbnu Kays İbni Şemmas'ın (r.a.) hanımı Hz. Peygamber'e (s.a.s.) gelerek: "Ben Sâbit'i ahlak ve diyânetinden dolayı itab etmiyorum. Ancak İslâm'da küfre düşmekten korkuyorum -bu sözüyle nefret ettiğini söylemek istedi-" dedi. Rasûlullah (s.a.s.): "(Mehir olarak aldığın) bahçesini iade eder misin?" diye sordu. Kadın: "Evet!" deyince, Sâbit'e: "Bahçeyi al ve onu boşa!" dedi.

İslâm, boşanmayı meşru addeder fakat bu durum yine de uygun değildir. Bir hadiste talâk "Allah'ın en çok nefret ettiği helal" olarak tavsif edilmiştir. Bu sebeple kadının, ciddi bir sebep olmadan boşanma talebinde bulunmasına izin verilmemiştir.

İkinci hadis, nefret etmek gibi ciddi bir sebeple kadın boşanma talep ettiği takdirde talebinin nazar-ı dikkate alınacağını gösteriyor. Bu durumda kadına, aldığı mehiri iade gerekir.

Resmi Nikah Dinen Geçerli Midir?

  • canan

Öncelikle resmî nikâh ile İslâmî nikâhın mahiyetini ve şartlarını kıyaslamalıyız.



İslâmî nikâhda tarafların Müslüman olması gerekmektedir. Bir de Müslüman bir erkek gayr-i müslim bir hanımla evlenebileceği gibi, Müslüman bir hanım gayr-i müslim bir erkekle evlenemez. Resmî nikâhda ise evlenecek kişilerin dinî durumlarına bakılmaz.




İslâm'da sütkardeşler evlenemez fakat resmî nikâhda böyle bir kural yoktur.




Resmî nikâhda şâhitlerin dinî durumlarına bakılmaz, buna kadın veya erkek olmasını da ekleyebiliriz, zira İslâmî nikâhda şâhitlerin Müslüman olmasının yanında iki şâhidin erkek veya iki şâhitten en az birinin erkek diğer ikisinin kadın olması gerekmektedir. Oysa resmî nikâhda şâhitlerin her ikisi de kadın olabilir.

Evlilik İçin Para Biriktirmiş Bir Kişiye Hac Farz Olur Mu?

  • canan

Geçerli bir evlilik için 2 şart vardır; 2 şahidin bulunması ve Mehir vermek.

Bu biriktirilen paranın büyük çoğunluğu kutsal bir sünnet olan nikâhın gerçekleşmesi için fazladır. Diğer taraftan, Hac Müslümanlar için temel görevlerden biridir ve niyetlendiği vakit en kısa sürede gerçekleştirilmelidir.

Hac farzdır, nikâh ise sünnettir ve böyle bir durumda tercihler öne çıkar.

Böylelikle, bu durumdaki bir kişi için zorunluluk evlenmeden önce Hac görevini yerine getirmesidir. Maalesef bu günlerde evlilik için savurganlıklar yapılmaktadır.

Hadiste bahsedildiği gibi; “en iyi nikâh en az masraflı olandır”

Yeterince serveti olan bir insan Hac görevini yerine getirmekle görevlidir, böyle bir insan için Haccı nikâh için ertelemek uygun değildir.

Aslında her ikisi de aynı anda yapılabilir.

Nişanlı İki Kimse Nikâhlı sayılır Mı?

  • canan

Nişan nikâh sayılmaz! Nikâh akdi yapılmadan; yâni,

“–Sen buna vardın mı?”

“–Vardım.”

“–Sen bunu aldın mı?”

“–Aldım.”

“–Tamam mı?”

“–Tamam!” diye nikâh akdi mün’akid olmadan, sözleşme yaplmadan yüzük takmakla, nişan yapmakla evlilik olmaz. O nişandır, sadece bir sözdür; nikâhın yerini tutmuyor.

Hattâ nikâh kıyan insan işin inceliğini bilmese de, “Sen bu zâta varır mısın?” dese; o da “E, varırım!” dese yine olmaz. “Ne zaman varacaksın?..” “Varırım işte bakalım…” Zaman belli olmadığı için, o zaman bile olmaz.

Onun için,

“–Sen bu kızı aldın mı?”

“–Aldım!”

“–Sen de buna vardın mı?”

“–Vardım!” diyoruz. Mâzî (geçmiş zaman) sigasıyla söylüyoruz ki, iş bitti mânâsına gelsin diye… Onun için, nişan nikâh demek değildir. Nikâhlanmak şarttır, nişanlanmak yeterli değildir. O bir tanışıklık oluyor.

İslam'da Erkeğin Eşine Karşı Görevleri

  • canan

Yaradılış itibariyle erkek, kadına nisbeten aynı olmayıp, bazı özellikleri yönünden ondan üstündür. Onun için kadın, erkeğin idaresi altına verilmiş ve ona emanet olunmuştur. Erkek, ailesinin reisi ve mesûlüdür. Allahu Teala, bu konu ile alakalı Kur’an-ı Kerim‘de şöyle buyurmuştur :


Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah, insanların kimini (erkekleri) kiminden (kadınlardan) üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar.

| Nisa Suresi / 34. Ayet Meali

Bir hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem, erkeklerin aile reisliği hakkında şöyle bildirmiştir :


Erkek, ailede yöneticidir ve yönetiminden sorumludur. Kadın da kocasının evinde yöneticidir ve elinin altındakilerden sorumludur.

| Buhârî, Cum’a 11; Müslim, İmâret 20

İslam'da Kadının Eşine Karşı Görevleri

  • canan

İslam dini, aile ocağında erkekle kadın arasında maddi ve manevi kabiliyetlerine göre vazife taksimi yapmış, dışarı işlerini erkeğe, içeri işlerini de kadına vererek hem erkekleri hem de kadınları görebilecekleri iş ile vazifelendirmiştir. Bilhassa kadına yapamayacağı işi teklif etmemiş, taşıyamayacağı mesûliyeti yüklememiştir.

Rabbimiz, Kur’an-ı Kerim‘de şöyle buyurmuştur :

İki Bayram Arasında Düğün ve Nikâh Yapılır mı?

  • canan

Bu sözün dinî yönden hiçbir dayanağı bulunmamaktadır. Şartlar ve imkânlar hazır olduğu zaman senenin bütün gün ve saatlerinde düğün yapılabilir, evlenilebilir, nikâh kıyılabilir. Yani nikâh için belli bir zaman ve vakit yoktur. “Nikâh şu gün caiz olur, şu gün caiz olmaz” diye bir şart yoktur.

Yalnız “İki bayram arasında nikâh olmaz” sözünün bâtıl da olsa târihî bir geçmişi vardır. Bilhassa bu inanç Islâmdan önceki Cahiliye Arapları arasında yaygındı. Onlar Ramazan’dan sonra başlayan Şevval ayında evlenmeyi uğursuz sayar, düğünlerini başka bir tarihte yaparlardı. Her Cahiliye âdetinde olduğu gibi, bu âdeti de bizzat Peygamber Efendimiz yıkmış, geçersiz kılmıştır. Resul-i Ekrem Efendimiz Hz. Âişe validemizle Şevval ayında nişanlanmış, üç sene sonra da yine Şevval ayında evlenmiştir. Böylece iki bayram arası olan Şevval ayında düğün yapmak ve nikâh kıymak sünnet olmuştur. (Müslim, Nikâh: 73)

Mut'a Nikahı ve Hükmü

  • canan

Müta nikahı dört mezhepte de haramdır. Müta nikahı, şahitsiz olarak bir kadına belli para verip, belli zaman için beraber yaşamayı sözleşmek demektir. Müta nikahının haram olduğunda bütün âlimlerin sözbirliği bulunduğu, Mizan-ül-kübra’da ve İbni Âbidin’de yazılıdır.

İmam-ı Taberani bildiriyor ki:
Abdullah ibni Abbas (Müta nikahı önce helal idi. Fakat, (Analarınız, size haramdır) mealindeki âyet-i kerime geldikten sonra, haram edildi. Müminun suresinin (Ancak zevceleriniz ve sahip olduğunuz cariyeleriniz helaldir) mealindeki âyet-i kerimesi, müta nikahının haram edildiğini kuvvetle bildiriyor. Çünkü, bu âyetten yalnız zevcelerin ve cariyelerin helal olup, başkalarının haram olduğu anlaşılmaktadır) demiştir.

İslam'da akraba evliliği

  • canan

Akraba evliliği sakat doğumlara sebep oluyorsa İslâm akraba evliliğine neden izin vermiştir?

Sakat doğuma akraba evliliği değil, hastalık (kan uyuşmazlığı, irsi hastalıklar...) neden olur. Yani her akraba evliliği sakat doğuma neden olmaz, sakat doğuma neden olan hastalıklardır, hastalık akrabada olsun veya olmasın fark etmez.


Akraba olmazsa bile hastalık nedeni taşıyan her insan sakat doğuma neden olur. Ama akraba olduğu halde hastalık nedeni taşımayan insan sakat doğuma neden olmaz. O halde yasak olan hastalık nedenleridir (kan uyuşmazlığı...), akraba evliliği değil.


Kur'an'ın ayetlerinden herkesin ilk planda anlayacağı tek şey şudur: “Eğer istiyorsan ve münasip ise amcanın, halanın yada teyzenin kızı ile evlenebilirsin” yok eğer istemiyorsan Allah'ın emrettiği evlilik talimatlarının dışına çıkmış olmazsın...

Eş Seçimi ve Kader Bağlantısı

  • canan

Gerek hanımlar, gerekse genç kızlarla yaptığımız kader sohbetlerinde evlilikte eş seçimi meselesinin kaderî boyutu çok konuşulan, sorulan ve tartışılan meselelerden olmuştur. Genelde evlilik adımlarında cüz-i ihtiyârînin çok devrede olmadığı, bu birlikteliğin cebri (ızdırârî) bir kaderle meydana geldiği görüşü hakim görüştür.

Öncelikle şunu tesbit etmeliyiz ki, evlilik kaderî bir mesele olup, ister ızdırârî, ister ihtiyârî olsun meşîet-i İlâhînin asıl olduğu bir fiildir. Bu konuya bu açıdan yaklaşım, kader ile ilgili ileri geri konuşmaları engelleyecek bir kul yaklaşımıdır.

Bu meseleyi anlamak için kaderin yani Allah’ın takdirinin şu üç şekilde gerçekleştiğini hatırlamakta fayda vardır.

Bunlar; kul, bir şeyin olmasını ister, ancak Allah onun olmasını murad etmezse, o fiil vücuda gelmez. Eğer vücuda gelmeyen bu arzu, hayır ise, kul niyetinin mükâfatını görür. Şer ise, durum biraz daha farklılaşır, bu konu ayrı bir konudur.

İslam'da Düğün Nasıl Yapılmalıdır?

  • canan

Evlenmek, Peygamberimizin (asm.) hem kavlî, hem de fiilî sünnetidir. Bunun için evliliğin bütün safhaları; nişandan nikâha, çeyizden düğüne kadar nasıl olacağı, nasıl yapılacağı, nelere dikkat edilmesi gerektiği bütün teferruatıyla hadislerde bildirilmiştir. Düğün merasimi de evliliğin önemli bir safhasıdır.


“Düğünlerinizi mescitlerde yapınız.”(Feyzü’l-Kadîr, II/11; Hadis no: 1198)

hadis-i şerifi, düğünlerde nelere dikkat edilmesi hususunda önemli bir ölçüyü vermektedir. Demek ki, mescidde yapılması yasak olan şeyler düğün merasimlerinde de yasaktır. Diğer bir ifade ile, mescitlerde yapılamayan, düğün salonlarında da yapılmamalı.(Mehmet Paksu, Kadın, Evlilik ve Aile)

Bugünkü düğün salonlarında ise, çalgılı, danslı, kadınlı-erkekli merasimler yapılmaktadır ki, bunun ne sünnette yeri vardır, ne mescitlerde...

Mutlu Bir Evlilik için Yapılacak Dua

  • canan

Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de huzurlu,mutlu ve iki cihan saadetiyle beslenen bir evliliğe sahip olmak ve eşsiz güzellikteki böyle bir evliliği devam ettirmek için,bize muhteşem bir dua ikram ediyor.

“Rabbenâ heb lenâ ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ kurrate a’yünin ve’calnâ li’l-müttekine imâmâ.”

“Rabbimiz bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve nesiller bağışla ve bizi takva sahiplerine önder eyle”

Gözler sevindiren ve gönüller aydınlatan eş ve çocuk sahibi olmak üzere yaptığımız bu dua,bize bir evliliğin hem iki cihan saadetini yaşamak,hem de eş ve çocuklarımıza yaşatmak için önemli bir vesile olduğunu gösteriyor.Bu dua ayeti,bize evliliğimizi cennet kılmanın ve evliliğimizdeki cenneti,iki cihanda yaşamanın ve yaşatmanın güzelliğini sunmaktadır.

Anne ve Babanın Rızası Alınmadan Evlilik Yapılabilir mi?

  • canan

İslâm hukukuna göre nikâhın sahih olması için bazı şartlar vardır. Bu şartlardan birisi de evlenecek olan kadının velisi durumunda olan kişinin izninin ve rızasının alınmasıdır. Bu mesele Hanefî mezhebi dışında kalan üç mezhebe göredir. Velinin izni, Mâlikî ve Şafiî mezhebine göre nikâhın bir rüknü, Hanbelî mezhebine göre ise şartıdır. Her üç mezhebe göre kadının velisinin izni alınmadıkça yapılan nikâh sahih olmaz, bâtıldır.

Hanefî mezhebine göre ise, henüz bulûğ çağına ermemiş kız çocuklarının, kendini idare edemeyecek durumda aklen noksan olanların ve bunakların velilerinin izni olmadan nikâhları caiz olmaz. Bunların dışında kalan kadınlar, velilerinin izni olmadan da evlenip nikâh akdedebilirler. Çünkü nikâhta kadının ifadesi muteberdir.