Aciz.Net

Tuzlu Kahve

Kıza bir partide rastlamıştı.. Harika bir şeydi. O gün peşinde o kadar delikanlı vardı ki.. Partinin sonunda kızı kahve içmeye davet etti. Kız parti boyu dikkatini çekmeyen oğlanın davetine şaşırdı,ama tam bir kibarlık gösterisi yaparak kabul etti. Hemen köşedeki şirin kafeye oturdular. Delikanlı öyle heyecanlıydı ki, kalbinin çarpmasından konuşamıyordu. Onun bu hali kızın da huzurunu kaçırdı..



"Ben artık gideyim" demeye hazırlanırken, delikanlı birden garsonu çağırdı..



"Bana biraz tuz getirir misiniz" dedi.. "Kahveme koymak için.."



Yan masalardan bile şaşkın yüzler delikanlıya baktı..



Kahveye tuz!..



Delikanlı kıpkırmızı oldu utançtan, ama tuzu kahvesine döktü ve içmeye başladı. Kız, merakla "Garip bir ağız tadınız var" dedi..



Delikanlı anlattı:

GENÇLERE “HAYA” YAKIŞIR

Allah Resulu (sav) Ensar’dan bir kişinin yanından geçerken, onun kardeşini utanmaktan vazgeçirmeye çalıştığını gördü. “Onu kendi haline bırak; çünkü haya imandandır!” buyurdu.

Haya mümin ahlâkıdır. Edep, kulluk ve tüm güzellikler haya ile gelir. Şimdilerde anne-babasının, öğretmeninin yanında bacak bacak üstüne atabilen, uzanabilen, kendinden büyüklerin huzurunda hiç çekinmeden sigara içebilen gençlik, haya duygusundan yoksun olduğu için bu halde.

Eskiden bir şarkıyı güftesindeki bazı uygunsuz cümlelerden ötürü reddederken şimdi güftesi bir uçtan bir uca ahlâksız, klibi tamamıyla müstehcen şarkıları çocuğumuzun dilinde duyduğumuzda "Ne güzel de sesi varmış benim yavrumun!" demekle yetiniyoruz.

Genç kızımız ve oğlumuzla beraber izlediğimiz dizilerde hoşumuza gitmeyen bir bölüm olursa zaplayıp, bir müddet sonra aynı kanala dönerek eğlencemizden ödün vermiyoruz. Eğlence, espri, popüler kültür derken çoğalan eksilerimizin arasında çocuklarımıza “haya”dan bahsetmek aklımıza çoğu kez gelmeyebiliyor.

Kendine İyi Bak

“Kendine iyi bak” bir "veda" değil "elveda" cümlesidir çoğu zaman. O üç kelimeden çok daha fazlasını gizler içinde...

"Kendine iyi bak. Çünkü bundan sonra ben yanında olmayacağım. Olamayacağım. İstesem de istemesem de. Sevdim bir zamanlar seni, hala seviyorum ve benden sonra da mutlu olmanı istiyorum. Olur da bir gün dönersem seni iyi bulmak istiyorum.“

“Kendine iyi bak. Çünkü bundan sonra kendinden başkası olmayacak yanında sana bakacak. Ben olmayacağım. Kendine iyi bak ve beni düşünme. Çünkü ben de seni düşünmeyeceğim artık. Arama sakın beni, yazma, çünkü ben yazmayacağım. Sil beni yüreğinden, çünkü ben sileceğim. Fakat, yaşanılan, paylaşılan güzel şeyler hatırına sana yürekten mutluluklar diliyorum. Ve ben bir daha dönmemek üzere gidiyorum.”

Kalbin Üzerinde Titreyen Hüzün

Zuleyha kendi kalbine baktıgında, Yusuf' u neden sevdigini ve Yusuf' u nasıl sevdigini merak etti ilk kez. Perdeler kalktı kalbinin ustunden.

Yusuf seni sevdiysem, dedi Zuleyha, hukumdarın tahtına hukumdardan ba$kası ki çöreotundan oturmayacagindan. $ehzade icin saklanan giysiler ancak $ehzadenin bedenine uyacagindan..

Züleyha Yusuf'a bir mektup yazmaya başlayınca yusuf diye başladı, yusuf diye bitirdi. gördü ki, hitaptan öteye geçemedi. anladı ki, aşkın nâmesinde, ser-nâmeden öte kelam yok. ve züleyha'nın lügatında yusuf'tan öte sözcük yok. bil ki, kelamdan da öte sadece ah var, ah ki dünya onun üzerinde durur, gökkubbe onun hararetiyle döner...''
''..işte bütün hikaye:kim düştü kuyuya, yusuf mu, züleyha mı? zindan kimin kaderi, yusuf'un mu, yoksa züleyha'nın mı?

"Göğsünü değil, kütüphaneni büyüt"

Lolita ihtilali!

Dünkü Milliyet'in 3. sayfasında bir haber: "12 yaşındaki kız internette tanıştığı adama kaçtı."
Sayfayı çevirin:
Edirne'de sevişirken görüntülenen liseli kızın fotoğrafları... Ve günlerdir Mardin'den Sivas'a kadar Türkiye'nin dört bir yanından 12 - 13 yaşında küçük kızlara tecavüz haberleri...
Madalyonun bir yüzünde ağzı salyalı sübyancılar var.
Peki diğer yüzünde?..
Alttan alta inanılmaz bir "ergen ihtilali" yaşadığımızın farkında mısınız?

* * *

Son zamanlarda bir lise mezuniyet balosunda bulundunuz mu hiç? Gitseniz, gördüğünüz ağır makyajlı, cesur dekolteli, yüksek topuklu, cep telefonlu kızların 16 - 17 yaşında olduğuna inanabilir miydiniz acaba?

Zina serbest, nikâh yasak

Türkiye’de garip bir laiklik anlayışı var. Öyle ki laiklik adına dinle uzaktan yakından ilgisi olan herşey vicdanlara hapsedilmek isteniyor.

Laikliğin beşiği olan batılı ülkelerde, herkes kendi dinine göre inandığı kitaba el basarak yemin edebiliyor. Nikâhların kilisede kıyılmasında hiç bir sakınca görülmüyor.

Dini nikâh bu çelişkinin en göze batan örneklerinden biri. Hemen her dinin nikâhla ilgili kuralları var. İnsanlar resmi nikâhtan önce ya da sonra dini nikâh kıydırmayı bir vecibe olarak kabul ediyorlar. Bir çok ülkede nikâh insanların dini inançlarına göre mabetlerde yapılıyor. Diğer ülkelerde din ve vicdan özgürlüğü kapsamında değerlendirilen hatta laikliğin gereği olarak serbest olan dini nikâh ülkemiz kanunlarına göre resmi nikâhtan önce yapılırsa suç. Türk Ceza Kanunu’nun 237’nci maddesinde nikâh hususunda bazı cezalar öngörülüyor. Söz konusu maddenin üçüncü fıkrasında “Evlenme akdinin kanuna göre yapılmış olduğunu gösteren kâğıdı görmeden bir evlenme için dini merasim yapanlar” hakkında bir aydan üç aya kadar hapis cezası veriliyor. Dördüncü fıkrada ise “Aralarında evlenme akdi olmaksızın evlenmenin dini merasimini yaptıran erkek veya kadınlar iki aydan altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar” deniyor.

“Nerede bu çocuğun annesi?”: Bir babanın baba olma çabaları





Sezai Ozan Zeybek biri 5 diğeri 2 yaşında iki çocuk sahibi. Bilgi Üniversitesi Sosyoloji Bölümünde öğretim üyeliği yapıyor. Tam zamanlı babalık ve baba olma sürecini konuştuğumuz Zeybek, eşinin hamileliği sürecinde yaşadıkları medikal süreci ve sonrasında çocuk bakımına dair yerleşmiş bilgileri sarsan deneyimlerini anlatıyor.

“BABALIK SADECE BİR UNVAN DEĞİL. HAYATTA İNSANI ZENGİNLEŞTİREN, İNSANIN KENDİNİ YENİ MECRALARDA KEŞFETMESİNİ SAĞLAYAN BİR TARAFI VAR”

Baba olacağınızı öğrendiğinizde ne hissettiniz?

Bunu söylemekte umarım bir sakınca yoktur: Çocuk sahibi olmaya tam anlamıyla karar vermeden çocuk sahibi olduk. Bambaşka bir hayatımız vardı, yabancı bir ülkede 35 metrekarelik bir evde oturuyorduk. O noktadan bugüne hayatımız pek çok anlamda değişti. Baba olmayı da yolda öğrendim, hâliyle… Fakat babalık sadece bir unvan değil. Hayatta insanı zenginleştiren, insanın kendini yeni mecralarda keşfetmesini sağlayan bir tarafı var.

Babalığa hazırlık sürecini nasıl yaşadığınızı biraz anlatabilir misiniz?


İnsanı baba olmaya hazırlayan pek çok kademe var. Bunlardan bir tanesi mesela hastaneye gitmek, çocuğu ultrasonda görmek, doktorlarla konuşmak… Fakat elbette bu esnada medikal bir bilginin parçası haline geliyor süreç: Ölçümler, hesaplar; sıvılar alınıyor, sıvılar veriliyor, vücuttaki vitaminler hesaplanmaya başlıyor. Bir yanıyla korkutucuydu bunlar. Yani babalığın ilk aşamalarından biri oldukça medikal bir süreç.

Anne-babalar çocuklarının ilk ve daimi öğretmenleridir




Anne-babaların öğretici olarak yetiştirilmesi, çocuklarının eğitim sürecine aktif olarak katılmaları anlamına gelmektedir. Anne-babaların öğretici olarak yetiştirildiği aile eğitimi programlarında, genel olarak erken müdahale, davranış yönetimi ve bağımsız yaşam becerilerinin öğretimi alanlarında öğretim becerileri kazandırılmaktadır.



Bu programlarda anne-babalara kazandırılan bilgi ve beceriler, özel eğitimde çalışan terapistlerin genel yeterlikleriyle önemli ölçüde benzerlik göstermektedir. Bu nedenle, eğitim programlarının iyi yapılandırılması ve organize edilmesi gerekmektedir. Hazırlanan bu programda da bu önemli özellik göz önünde tutulmuştur.

Bireysel Farklılıklar ve Psikoloji




Bireysel farklılıklar psikolojinin konusu olarak ele alındıktan sonra, insanı anlama amacıyla sistemli şekilde incelenmeye başlanmıştır.
Bireysel, Bireyler Arası ve Birey İçindeki Farklılıklar: Kişiler birbirine benzemediği gibi, kişinin kendi içindeki özellikleri ve davranışları da farklıdır. Kişilerin devimsel, dil, problem çözme, zihinsel süreçler, duygular, öğrenme özellikleri birbirinden farklı olur. Psikolojide önemli başarımlardan birisi her kişinin davranışlarındaki değişmeye rağmen değişmez davranışları (zeka, kaygı, dikkat gibi) belirlemek ve ölçmek için yöntemlerin geliştirilmiş olmasıdır.

Öğrencilerde bireysel farklılıklar



İnsanlarda bireysel farklılıkları oluşturan durumlar sizce nelerdir? Sizin açınızdan zor ve kolay öğrenen öğrenci ne anlama gelir?

İnsanların doğuştan gelen ve sonradan kazandığı bir sürü bireysel farklılıkları vardır. İnsanın doğasındaki zenginlik bu farklılıktan kaynaklanmaktadır.

Bireysel farklılıklar

ü Yetenekler ,zeka ,ilgi alanları
ü Zihinsel özellikler
ü Sosyo-ekonomik düzeyleri
ü Bilgi düzeyi ,
ü zayıf ve güçlü yanları
ü tavır ve değer yargıları
ü Bakış açısı gibi bir çok yönden bireysel farklılıklar ve bu farklılıkları ortaya çıkaran bir sürü neden bulunabilir.
Ø kültürel nedenlerden
Ø Aileden gelen baskın gelenek
Ø Çevresel kaynaklanan nedenler

Taze sıkılmış meyve suyu nasıl saklanır?



Taze sıkılmış meyve suyu vitamin ve mineraller açısından son derece zengindir. Ancak taze sularının vitamin değerinin korunması için hemen tüketilmesi öneriliyor. Bu nedenle meyve suyunun bekletilmemesi önemlidir. Uzun süre bekleyen meyve sularının içindeki özellikle C vitamini okside (sirkeleşme) olabilir.

2017 Emlak vergisi ne zaman ödenecek?

2017 Emlak vergisi ne zaman ödenecek?

Ev sahipleri bu yıl da emlak vergisi ödeyecekler. Emlak vergisi; arazi, arsa ve bina gibi gayrimenkullere sahip olanlar tarafından ödeniyor. Bu tür taşınmazı olanlar yıl içinde iki taksit halinde emlak vergisini ödeyebiliyor.

Emlak vergisi ödeme tarihleri

2017 yılı emlak vergisi yıl içinde iki eşit taksit halinde ödenecek. 2017 yılına ait emlak vergisi ödeme tarihleri ise açıklandı. Buna göre emlak vergisinin birinci taksiti mart ayında, 2. taksit ödemeleri de eylül ayında başlıyor.

2017 yılı emlak vergisi ödeme tarihleri:

· 2016 yılı emlak vergisi 1.taksit ödemesinin başlangıcı 1 Mart 2017.

· 2016 yılı emlak vergisi 1.taksit ödemesinin son ödeme tarihi 31 Mayıs 2017.

Sarımsak yedikten sonra vücudunuzda neler gerçekleşiyor?



Sarımsak yemenizin üzerinden 24 saat geçmeden sarımsak vücudunuzda harika bir takviye sağlamış oluyorsunuz.

Soğan, taze soğan ve pırasa gibi sarımsak da allium familyasına aittir. Eski çağlardan beri sarımsak tıbbi alanlarda kullanılmıştır. Sarımsağın içinde bulunan ve sarımsağa kokusunu veren allicin isimli maddenin sağlığımız üzerindeki etkileri saymakla bitmiyor.

Yapılan araştırmalarda sıkça sarımsak yiyenlerin soğuk algınlığına yakalanma riskinin %70 daha az olduğu görüldü.

Sarımsak ayrıca tansiyonu dengeler ve içerisinde bulunan yüksek orandaki antioksidanlar sayesinde Alzheimer ve demans riskini azaltır.

Günde 6 diş kavrulmuş sarımsak yediğinizde ise vücudunuza inanılmaz bir takviye sağlamış oluyorsunuz. Bakın kavrulmuş sarımsak yedikten sonra vücudunuzda neler gerçekleşiyor:

1. saat: Vücudunuz sarımsağı sindirir ve içindeki besleyici maddeleri emer.

Soğanı ayak altına koymanın faydası



Soğanı dilimleyerek ayağınızın altına koyup sararak uyumanın sonuçlarına şaşıracaksınız!

Soğanın antibiyotik etkisi herkes tarafından bilinir. Soğan kanı arındırır, kan dolaşımını hızlandırır, toksinlerden arındırır, dezenfektandır. Ayrıca soğanın hızlı yara iyileştirici ve mukus sıvılaştırıcı özelliği vardır. Soğuk algınlığına ve gribe iyi geldiğini de biliyoruz. Fakat bu rahatsızlıkların giderilmesinde soğan tüketiminin yanı sıra; soğanın başka kullanım yöntemleri ile de birçok rahatsızlığınıza şifa bulabilirsiniz.

Ayağınızın altına soğan dilimi koyduğunuzda;

Ayak sinir uçlarımızda 7 bin tane sinir ucu olduğundan soğan dilimlerini romatizmal ağrıların olduğu yere ya da ayağınızın içine yerleştirip bir streç yada çorapla sarıp uyuduğunuzda hem vücudunuzun dinlendiğini hemde ağrılarınızın geçtiğini göreceksiniz.

Kısırlığın nedenleri ve hamile kalmanın doğal yolları



Çocuk sahibi olamayan çiftlerin yaklaşık yüzde 20’sini, "Nedeni bilinmeyen infertilite (kısırlık)” oluşturuyor. Bu sorunun yaklaşık yarısının ise "hücre stresi" nedeniyle meydana geldiği belirtiliyor. Hücre stresi, üremek için gerekli olan enerjinin üretimi sırasında oluşan nitrik oksit ve hidrojen peroksit gibi bazı atık maddeler yüzünden gerçekleşiyor. Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı Prof. Dr. Tansu Küçük, düşük dozlarda zarar vermeyen hatta yararlı bile olabilen bu atıkların yeterince temizlenememeleri durumunun hücre stresine neden olduğunu bunun da doku ve organ hasarına yol açtığını belirterek, "Antioksidan maddeler hücreler içinde oluşan atık maddeleri yok edip, ortaya çıkan hasarları onarıyor. 3 ay süresince uygulanacak antioksidan detoks programı ile 'hücre stresi' yüzünden çocuk sahibi olamayan kadınlarda hamilelik şansı artıyor ve mutlu sona ulaşma süresi belirgin derecede kısalıyor" diyor.

Kısırlık nedeni: Hücre stresi

Sağlık için önemli tavsiyeler

Aidin Salih hn.’ın konuşması;
Kardeşlerim, ben Özbekiztan’dan geldim. Orada bir Albay vardı, ihtilal yaptı, idama mahkum edildi. Ertesi gün idam edilecek, o eşine boğazının ağrıdığını söylüyor. Eşi de ona, ertesi gün idam edilecek adama karbonatla gargara yap diyor.

Sizler bana o hastalık nasıl geçer bu nasıl geçer diye soruyorsunuz. Ben sizlere başka bir şey anlatmak istiyorum. Yediklerinizi içtiklerinizi değiştirmezseniz, ilaçları kullanmayı bırakmazsanız yakın zamanda sizde kendi kendinizi idama mahkum edeceksiniz.
Nano, gen teknoloji ve şeytani yöntemler ile yeni ilaçlar yapılıyor. Bu ilaçlar kanseri iyileştirecek, menapozu düzeltecek denilecek, hepiniz bu ilaçlara koşacaksınız. Ve bu ilaçlar hepimizi insanlıktan çıkaracak. O küçücük ilaçlar birer varlıktır. Sizler bu varlıkların vücudunuza yerleşmesine izin veriyorsunuz. Bu küçücük ilaçlar (nano parçacıklar) ile bütün insanları Yönetmek üzere merkezi bir bilgisayara veya beyne bağlayacaklar.

Adet Sancısına Karşı Civanperçemi Kürü

Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu

Civanperçemi içerisinde bulunan iki etkin madde bayanların adet dönemlerinde ağrılarının alınmasında etkin rol oynayan maddelerdir.



Bayanların regl dönemleriyle ilgili vurgulamak istediğim önemli nokta şudur. Genel bir kural olmasa da, regl döneminde ani kan şekeri düşüşü veya kan şekerinde gün boyu oynamalar kendisini belirgin bir şekilde gösterebilmektedir. Bu durumda olan bayanların şikâyetleri daha farklıdır. Kan şekerinde ani düşüş veya fazla miktarda oynama (fluktasyon) olan bayanların adet günlerindeki şikâyetleri genel olarak: “İçim çekiliyor, kendimi kaybediyorum, baygınlık geçirmek üzereyim, içim taşıyor, içim patlıyor, aşırı gerginim, hiç bir yer bana huzur vermiyor” veya “korkuyorum ” şeklinde olabilir. Hatta bazı durumlarda vücutta kasılmalar da kendini gösterebilir.

Civanperçemi Kür tarifi:

İğdenin Faydaları

İğde ağaçlarını açık renkli yaprakları ve güzel kokusu ile hemen her yerde görüyoruz. Anadolu'nun her yerinde yetişebilen iğde ağaçlarının meyvesi de oldukça lezzetli ve faydalı bir meyve. Diğer meyvelerden farklı yapısı ile özel bir yere sahip.




İğde de çok sayıda vitamin çeşidi bulunuyor. Vitaminlerin yanında organik asitler, tanen, flovan glikozidler ve uçucu yağ da mevcut. İğde ağacının sadece meyveleri değil çiçekleri ile de şifa kaynağı. Gelin iğde ve iğde çiçeğinin faydalarını sıralayalım, ne şekilde tüketilmesi gerektiğine değinelim.

- İğde bağışıklık sisteminin direnç kazanmasında yardımcıdır. Özellikle soğuk algınlığına, gribal enfeksiyonlara karşı tüketildiğinde önleyici olarak etki eder. Öksürük nöbetlerinde hafifleticidir. Bu tip hastalıklarda hasta üzerindeki belirtileri azaltır.

Alıç ve Alıç Çayının Faydaları

Alıç özellikle kalp sağlığı için son derece faydalı bir meyve. Kalp damarlarında karşılaşılan daralmalara karşı kullanarak damarların genişletilmesi sağlanabilir. Düzenli alıç tüketimini sağladığınızda kalp ve damar sağlığınız adına oldukça faydalı bir takviye almış olacaksınız. Kanın damar içinde akışını, kanın pompalanmasını da olumlu yönde etkileyen alıç damar sertliği için bir önleyici olarak kullanılabilir.




Kalp ve damar sağlığı için kullanacağınız alıç yaşanması olası olan kalp krizi riskini de azaltır. Ritim bozukluğu probleminde kalbin ritimlerinin düzenlenmesinde rol oynar.

Alıç tüketiminin en büyük artısı da tek yönlü bir faydaya değil de çok yönlü tesirlere sahip olmasıdır. Kalp ve damar hastalıklarında sadece önlem ya da tedavi sürecinde değil, her ikisi için de oldukça etkili tesir eder.

Mehirsiz nikah geçerli olur mu?

Müslüman bir erkek, eşine mehir vermekle yükümlüdür. Bu, Allah tarafından kadına tanınmış bir haktır. Nisa Suresi’nin 4. ayetinde şöyle buyurulmaktadır :

“Kadınların mehirlerini, bir güçlük çıkarmadan gönül rızası ile verin.”

Koca, usulüne uygun biçimde mehri ödemediği takdirde kadın mehrini mahkeme yoluyla talep edip alabilir. Onu alıncaya kadar kocasına karşı hakları devam eder ama görevlerini yerine getirmeyebilir. (Ömer Nasuhi BİLMEN, Hukukı İslamiyye Kamusu, İstanbul 1967, c.2, s.167.)