2007 yılı Nisan ayı konuları

Birden fazla evlilik

  • Gaye

İslam dininde tek kadınla evlilik asıldır. İslam hukukunda, birden fazla kadınla evlilik caiz ise de, zaruretlerin ortaya çıkardığı istisnai bir durumdur. Bu, bir izin olmakla beraber, asla bir emir mahiyetinde değildir. İslamiyetten önce, evlenmede bir sayı tahdidi yoktu. Herkes istediği kadar kadın alabilmekte ve onların üzerinde her türlü tahakküm yapılmakta idi.

İslam dini geldiği zaman insanların davranışlarına, toplum hayatına ve insanoğlunun her türlü ilişkilerine ve davranışlarına ulvi bir ahenk getirdi. Bu cümleden olarak erkeklerin hususi hallerini ve fıtri kabiliyetlerini gözönüne alarak, bir erkeğin nihayet dörde kadar evlenebileceği hükmünü koydu. Bundan fazlasını yasakladı.

Kur'an-ı kerimde bu hususta mealen şöyle buyurulmaktadır: "Eğer yetim kızlar hakkında adaleti yerine getiremiyeceğinizden korkarsanız sizin için helal olan diğer kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikah edin. Şayet bu suretle de adalet yapamıyacağınızdan endişe ederseniz o zaman bir hanım ile yetinin" (Nisa 3 )

Düğün ve evlilik nasıl olmalı?

  • Gaye

Düğün, nişan merasimlerinde esas olan haram işlememektir. Haram işlememek şartıyla mahalli adetlere uygun her türlü merasim yapılabilir.

Kadınlar kendi aralarında def çalıp oynayabilir. Düğünde içki vermek çalgı çalmak kadın-erkek karışık eğlenmek haramdır. Osmanlılar zamanında, düğün yemeği perşem günü ve gecesinde verilir o gece yani cuma gecesi zifafa girilirdi.

Yatsı namazından sonra hoca efendi ile beraber, mahallenin ileri gelenleri,damadın yakınları damadı evine götürür, evde Kur'an-ı kerim okunup dua edildikten sonra evden ayrılırlardı. Düğünde, az veya çok ziyafet vermek sünnettir.

Resul-i ekrem aleyhisselam evlendiği zaman, ziyafet vermiş. Eshab-ı kiramdan olan Abdurrahman İbn Avf'a evlenince, "Bir koyun kesmek sureti ile de olsa ziyafet ver" buyurmuştur.

Düğünde, zenginleri de, fakirleri de davet etmelidir. Resulullah aleyhisselam: "O düğün ziyafeti ne kötü bir ziyafettir ki, zenginler davet edilir de, fakirler mahrum bırakılır" buyurmuştur. Günah işlenmeyen düğünlere icabet etmek vacip ise de, yemek yemek mecburiyeti yoktur. Diğer davetler sünnettir.

Evliliğin mesuliyeti

  • Gaye

Aileyi meydana getiren fertlerin bazı mesuliyetleri vardır: Ailenin reisinin bazı mesuliyetleri vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

1- Aile efradının iaşesini helal kazanç ile temin etmek. Bir ailenin, bir toplumun, bir ekibin başı olmak, kıyamet günü çok mesuliyetli bir iştir. Çünkü, yarın kıyamet günü haram rızıkla beslenen çoluk çocuğu, ayaklanarak:

"Ya Rab! Hakkımızı bunlardan al, bize sarfettikleri nafakaları nereden kazandıklarını biz bilmiyorduk", diyeceklerdir.

Bir hadis-i şerifte: "Hepiniz çobansınız. Her çoban sürüsünden mesul olacaktır" buyuruluyor.

Nasıl ki, bir çoban bütün sürünün muhafızı olması dolayısiyle o sürüden mes'ul tutuluyorsa, bir ailme reisi de, aile efradının nafakaları, dini terbiyeleri hususunda sorumludur. Bunun içindir ki
Hz. Ali : "Tuba, (Cennet'te bir ağaç) dünyada çoluk-çocuğu olmayan kimseler içindir" demiştir.

Erkeğin hanımına karşı davranışları nasıl olmalı?

  • Gaye

Hanımının güzel huylu olmasını istiyen, önce kendisi güzel huylu olmalıdır! Kur'ân-ı kerîmde, insana gelen musîbetlerin, günâhları sebebiyle geldiği bildirilmektedir. O hâlde, dinimizin emîr ve yasaklarına riâyet eden, hanımı ile iyi geçinir. Fudayl bin İyâd hazretleri buyuruyor ki: “Dine uygun olmıyan bir iş yaptığımı, hanımımın huysuzluğundan anlardım. Hemen o işime tevbe ettiğim zaman, hanımımın huysuzluğu da giderdi. Böylece tevbemin kabûl edildiğini de anlardım.”

Aliyy-ül Havas hazretlerine hanımı küsmüştü. Hanımı, kocasına muhalefet etmek için ayrı testi, ayrı bardak kullanıyordu. Aliyy-ül Havas hazretleri, birgün yanlışlıkla hanımının testisinden su içince, hanımı hemen testiyi kırmıştı. Hazret, "Testiyi niçin kırdın?" bile dememiş, hiçbir şey olmamış gibi davranmıştı.

Kendini Kusûrlu Bilmek

  • Gaye

Erkek, hep kendini kusûrlu görmeli, (Ben iyi olsaydım, o böyle olmazdı) diye düşünmelidir. Hanımının iyiliğini, iffetini Allahü teâlânın büyük ni'meti bilmelidir. Onun huysuzluklarına iyilikle muâmele etmeli, iyiliği çoğalıp, her işi seve seve yapınca, ona duâ etmeli ve Allahü teâlâya şükretmelidir.

Çünkü, uygun bir kadın büyük bir ni'mettir. İyi davranmak, sadece hanımı üzmemek değildir. Onun verdiği sıkıntılara da katlanmak demektir. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: “Hanımının kötü huylarına katlanan erkek, belâlara sabreden Hz. Eyyüb gibi mükâfâtlara kavuşur. Kocasının kötü huyuna sabreden kadın da, Hz. Âsiye gibi sevâba kavuşur.” (İ.Gazâlî)

İyi müslüman olmak için hanım ile iyi geçinmek şarttır. Kur'ân-ı kerîmde de, “Onlarla iyi, güzel geçinin!” buyuruluyor. (Nisâ 19)

Aklı olan karı-koca, birbirini üzmez. Hayât arkadaşını üzmek, incitmek, ahmaklık alâmetidir. Zâlim, huysuz kimsenin hayât arkadaşı devamlı üzülerek sinirleri bozulur. Sinir hastası olur. Sinirler bozulunca, çeşitli hastalıklar hâsıl olur.

Erkeğin evlilikte önemli vazifeleri

  • Gaye

Erkeğin kadına karşı vazifelerini İslâm kitâbları uzun uzun yazmaktadır. Biz, buraya uygun, kısa ve fâideli olduğunu görerek, Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretlerinin (ölümü: 1195: Siirt, Tillo), Mârifetnâme kitâbında olanı aynen aşağıda bildiriyoruz:

Ey azîz! Erkeğin zevcesiyle görüşmesinde, otuz şeyi yapması lâzımdır:

1- Ona karşı her zaman, güzel huylu olmalıdır.

2- Ona karşı her zaman, yumuşak davranmalıdır.

3- Eve gelince zevceye selâm vermeli (yâni selâmün aleyküm demeli) ve nasılsın? diye hâtırını sormalıdır.

4- Onu tenhada neşeli görünce, saçlarını tutup okşamalı, gülerek bûs etmeli ve sarılmalıdır.

5- Tenhada üzüntülü görünce, onu çok sevdiğini, acıdığını söyleyip, halini sormalı, tatlı şeyler söylemelidir.

6- Yapamıyacağı şeyleri bile, söz vererek gönlünü almalıdır. Çünkü o, evinde kapalı, başkalarından ümitsiz ve yalnız kendisine alışmış olan dostu, dert ortağı, ekmek vericisi, kendini neş'elendiricisi, çocuklarının yetiştiricisi ve ihtiyaçlarını gidericisidir.

Erkeğin hanımı üzerindeki hakları

  • Gaye

Erkeğin de hanımı üzerinde hakkı çoktur. Kadın kocası ile iyi geçinmelidir! Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:

“Kadının cihâdı, kocası ile iyi geçinmektir.” (Taberânî)

Bir kadın, kocasını güzel karşılar, güzel sözler söyliyerek hoşnutluğunu kazanmaya çalışırdı. Peyamber aleyhisselâm, kadının bu hareketinden dolayı kocasına buyurdu ki:

“Hanımına selâm söyle, yarı şehid sevâbına kavuştuğunu haber ver!” (Şir'a)

Kadınların Cennete girmeleri erkeklere göre daha kolaydır.

“Kadın, beş vakit namazı kılar, orucunu tutar, kendini yabancılardan korur ve kocasına muti olursa, Cennete girer.” (İbni Hibbân)

“ Kocası razı olduğu halde ölen kadın Cennete girer.” (Tirmizî)

Kadına zînet eşyâsı mubâhtır. Zînet almak için kocasını müşkül duruma düşürmemeli, yabancılara zînetlerini göstermemelidir! Böyle olunca zînetleri Cennete girmelerine ma'nî olmaz.

“Cennette kadınların az olduğunu gördüm. Sebebini sordum. "Onları altın ve zînet eşyâsı meşgûl etti." dediler.” (İ. Ahmed)

Erkeğin ve kadının hayırlısı

  • Gaye

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
"Mü'minlerin imanca en olgunu, ahlak itibariyle en güzel olanıdır. Sizin hayırlınız, kadınları için hayırlı olanlarınızdır"
"Sizin hayırlınız, aile fertlerine hayırlı olanınızdır. Ben ehlime, aileme hayırlı olmada sizin en hayırlınızım"

Güzel ahlaklı ve aile fertlerine karşı iyi niyetli olan kimse hayırlı bir erkektir. Bir erkek, alacağı kadının hayırlı olmasını isterse onda şu hususları aramalıdır:

Cenab-ı Hakka ibadetini bırakmayan, kocasına itaatte ve hürmette kusur etmeyen, onun kazancını saçıp savurmayan, dünyaya getirdiği çocuğunu İslami terbiye üzerine yetiştiren, iffet ve haya sahibi bir hanım olmalıdır. Zamanımızda bir çok kimseler, alacağı kadının serveti veya maaşı olup olmadığını araştırmaktadır. Hadis-i şerifte ise,

"Kadın, ya malı için veya güzelliği için, yahut dini için alınır. Siz dini olanı alınız! Malı için alan, malına kavuşamaz. Yalnız güzelliği için alan, güzelliğinden mahrum kalır." buyurulmaktadır.

Hz. Fatımanın çeyizi

  • Gaye

Binlerce genç, düğünde istenen çeğiz ve ev eşyası yüzünden evlenememektedir. Gençler evlenemedikleri için haram işlemekle karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu hususta bize en güzel örnek Resulullah efendimizin uygulamaları olmalıdır:

Hz. Ali'nin vermiş olduğu mehrin bir kısmı ile Hz. Fatıma validemiz için alınan çeyiz ve ev eşyası on sekiz parçadan ibarettir. Resul-i Ekrem . 400 dirhemlik mehirden Hz. Ebu Bekir'e 63 dirhem vererek, çeyiz satın almak üzere, onu çarşıya gönderdi.

Bunların taşınmasına yardım etmek üzere Hz. Selman ile Hz. Bilal'i yardımcı verdi. Alınan on sekiz parça eşya şunlardır: 3 adet minder, 1 adet seccade, 1 adet içi hurma lifiyle doldurulmuş yüz yastığı, 2 adet el değirmeni, 1 adet su tulumu, 1 adet su testisi, 1 adet meşin su bardağı, 1 adet elek, 1 adet havlu, 1 adet koç postu, 1 adet alaca kilim, 1 adet sedir [divan], 2 adet Yemen işi alaca elbise, 1 adet kadife yorgan.

Flört

  • Gaye

Günümüzde flört, yani evlilik öncesi, gençlerin tanıma tanışma bahanesi ile belli süre beraberliği yaygınlaştı. Dinimizde yeri olammasına rağmen Müslümanlar arasında bile görülebiliyor artık.

Bir gazetede manşetten verilen bir haberin özetini, arkasından da bununla ilgili bazı gerçekleri sunmak istiyorum sizlere. “Henüz 2,5 ay olmuştu düğün olalı. Evliliğin uyum içinde yürümesi için, bir senelik flört devresinden sonra, birbirlerini severek evlenmişlerdi. Fakat birkaç gün sonra dayağa dönüşmüştü bu sevgi...

Genç kadın hiç sesini çıkarmıyordu, belki düzelir diye. Bir keresinde, kızını, morarmış gözleri, çizik içindeki kolları, berelenmiş vücuduyla karşısında görünce, annesi dayanamamış, karakola şikâyet etmişti damadını.

İslam'da Cinselliğin Ölçüleri

  • NaTuraL

Zina

İslam'da baş cinsel haramdır ve en büyük günahlardandır. Evlilik bağı olmaksızın ergen bir erkeğin ergen bir kadınla isteyerek yaptıkları cinsel birleşmeye zina denir. Bu tariften de anlaşılacağı üzere bekar veya evli olarak bekarla yapılacak cinsi birleşme zina olduğu gibi, evli ile de yapılan cinsi münasebet zinadır. Hatta fahişelerle de yapılan cinsel birleşmenin her türlüsü zinadır. Zina İslam'da hiç hafife alınmayan bir konudur. Çünkü; zina, insanlarda imanı eritici bir haram fiilidir. Toplumların temel birimi olan aile kurumunun kutsallığını zedeleyen, kurulmasını engelleyen, mutluluğu yok eden, nesillerin geleceğini tehdit eden, toplumda kadın ticaretini başlatan, annesi veya babası belli olmayan ve anne baba şefkatinden yoksun problemli çocukları artmasını sağlayan, aileler arasında kavgalara, cinayetlere, özelliklede ölümcül frengi, bel soğukluğu ve
AIDS
gibi hastalıklara neden olan yani dünya hayatını çökertici ve ahret azabını arttırıcı bir unsurdur.

Zina günahı

  • Gaye

Flörtün bir sonraki devresi zinadır. Evliliğin bir gayesi de zinaya, fuhuşa mani olmaktır. Çünkü zina etmek büyük günâhtır. Nitekim Kur'an-ı kerimde mealen,
"Zinaya yaklaşmayın! Çünkü o, çirkin, aşağı bir iş, kötü bir yoldur" buyuruldu. (İsra 32)

Zinaya yaklaşmayın demek, zinaya götürecek sebeplerden, hareket ve işlerden sakının, yabancı kadınları düşünmeyin, onlarla konuşmayın, onların seslerini dinlemeyin, onlara bakmayın, demektir. Açık saçık giyinmek, kötü işlere yol açabilir.

Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki: "Fuhşun açığına da, gizlisine de yaklaşmayın." (Günahların zina gibi büyüğü olsun, bakmak gibi küçüğü olsun hiç birine yaklaşmayın!) (En'am 151)

Hadis-i şeriflerde buyurulduki: "Sizin için en çok korktuğum şey zinadır." "Zina etmeyin, kadınlarınızın cazibesi, sevgisi gider, soğukluk başlar." "Zina fakirliğe yol açar." Zina eden, dünyada üç zarara uğrar:

Rızkı noksanlaşır, ömrü kısalır, yüzünde nur kalmaz. Âhırette de üç zarara uğrar:

1- İlahi gazaba uğrar. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Zina edenin yüzü Cehennemde ateşle yanar."

Göz Zinası

  • Gaye

Yabancı kadınlara şehvetle bakmak göz zinası kabul edilmiştir. Yabancı kadınlara bakmak gözü zayıflatır, kalbi karartır. Kur'ân-ı kerimde mealen buyurulduki:

"Ey Resulüm, mü'minlere söyle, harama bakmasınlar ve avret yerlerini haramdan korusunlar! Müslüman kadınlar da zinetlerini göstermesinler, başörtülerini yakalarına kadar örtsünler!" (Nur 31)

Peygamber efendimiz de "göz zinası" hakkında buyuruyor ki:
"Azab-ı ilahiden korkarak, başını yabancı kadından çevirene, Allahü teâlâ ibadetin tadını duyurur.”
"Harama bakmıyan gözler, Cehennem ateşi görmez."
"Kadına, şehvetle bakanın, gözlerine erimiş kurşun dökülüp, Cehenneme atılır."
"Komşu kadına, arkadaş hanımına şehvet ile bakmak, yabancı kadına bakmaktan on kat daha günahtır. Evli kadınlara bakmak, kızlara bakmaktan bin kat daha günahtır. Zina günahları da böyledir."
"Avret yerini açana, başkasının avret yerine bakana Allah lanet etsin!"
"Kadının yüzünden ve iki eli ayasından başka bütün bedeni avrettir."

Lezbiyenlik ve zina günahı

  • Gaye

Erkeklerin eşcinselliğine livata, homoseksüellik; kadınlarınkine lezbiyenlik denir. Kalb, göze tabidir. Gözler haramdan sakınmazsa, kalbi korumak güç olur. Kalb, harama dalarsa, günahlardan sakınmak güç olur. O halde, imanı olanların, haram işlememesi, harama bakmaması lazımdır. Erkeklerin eşcinsel olması, haram olduğu gibi, kadınların da eşcinsel olması haramdır. Kadının da herhangi bir kadına şehvet ile dokunması ve bakması haramdır.

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
"Kadının kadına yaklaşması [lezbiyenlik, safizm] zinadır."
"Erkeğin erkeğe, kadının kadına yaklaşması zinadır."
"Erkek erkekle, kadın kadınla (zaruretsiz) aynı yatakta yatamaz."
"Erkek erkekle, kadın kadınla yetinirse, ümmetim helak olur."
"Erkek erkekle, kadın kadınla (uygunsuz iş için) beraber olamaz."
"Ahır zamanda eşcinsel üç kısım olur: Bir kısmı konuşmak ve yüze bakmakla, diğeri, tokalaşmak ve kucaklaşmakla yetinir. Bir kısmı da bu işi bilfiil yapar. Allahın laneti bunların üzerine olsun! Eğer ki tevbe ederlerse, tevbe edenin tevbesini Allahü teâlâ kabul eder."

Sapık ilişkiler

  • Gaye

Cenab-ı Hak, insanın doğumundan ölümüne kadar bütün safhalarda, nasıl yaşayacağını, neleri yapacağını neleri yapmayacağını insanlara bildirmiş. Bunlara uyan dünya ve ahırette rahat eder. Etmeyen, dünyasını da ahıretini de zindan eder.

Hayatın bir gerçeği olan cinsi beraberliğin de nasıl olması lazım geldiğini bildirmiş. Bunun meşru yolunu göstermiş. Meşru olmayan yolları ve zararlarını bildirmiş. Meşru olmayan yola, cinsi sapıklığa kayan kendine de toplumu da zarar verir.

Aile hayatını yok eden, sapık bir ilişki olan livatayı (Homoseksüellik), günümüzde kendini bilmez inançsız küçük bir azınlık bunu meşrulaştırmaya çılışıyor.

Avrupa’da bilhassa İngiltere’de çok yaygın olan bu cinsi sapıklıklığa, birçok Batı ülkesi resmen müsaade edildi. Geçenlerde, ABD yüksek mahkemesini de, aldığı bir kararla homoseksüelliği suç olmaktan çıkardı. Halklarda ve devletlerde böyle değişiklikler olurken,